Geçtiğimiz sene boyunca yaşadığımız belirsiz ve öngörülemez olaylar bir çoğumuzu farklı yönlerden etkiledi. En çok tetiklenen durumlardan bir tanesi de duygusal tükenmişlik. Duygusal tükenmişlik, son zamanlarda hepimizi zorlayan önemli bir psikolojik belirtidir. İlgisizliğe ve umutsuzluğa yol açan duygusal tükenme bir zamanlar sevdiğimiz şeylere olan ilgimizi kaybetmemize neden olur. Ayrıca sinirlilik, hüsran, konsantrasyon zorluğu, motivasyon kaybı, diğer insanlardan kopuk hissetme gibi semptomlar da gösterir. Zihinsel güçlüklerin yanı sıra uyku sorunları, başağrısı, mide problemleri, kas ağrısı ve yorgunlukları gibi fiziksel sorunlara sebebiyet verebilir.

Peki ya duygusal olarak tükendiğimizde bize ne iyi gelir? Elbetteki kendimizi yorgun ve umutsuz hissettiğimizde net düşünmek zordur. Ancak böyle zamanlarda kendi durumumuza odaklanıp, şu an ne yapmak bana iyi gelir? Kimin yanında iyi hissederim? gibi basit soruları kendimize yöneltebiliriz. Kendinize sınırların nerede aşıldığını ve nerede bazı şeylere hayır diyebileceğinizi sorarak başlayabilirsiniz. Ayrıca düzenli uyku, iyi beslenme, fiziksel aktiviteler gibi kendine bakım verme yöntemleri de kendimize yapacağımız iyilikler arasında.

Her an üretken olmak zorunda değilsiniz; yapay zeka ya da robot değil insansınız. Tükenmiş hisssettiğinizde, çalışma baskısı altında srtese kapıldığınızda bunu kendinize hatırlatmakta yarar var. Böylece daha esnek düşünebilir, duygularınızı fark ederek onların açığa çıkmasına izin verip rahatlayabilirsiniz.

Hiçbir zaman kolay olmayacak, sadece bizler daha güçlü olacağız…