Yıldönümleri tetikleyicidir.
Depremin yıldönümü yaklaşırken;
Unutkanlık, uyku sorunları, dalgınlık, duygularda ani iniş çıkışlar, tedirgin hissetme, bedensel gerginlik, vb. görülebilir.
Her biri de, anormal bir duruma verilen normal tepkilerdir. 

Normale dönmeyi beklemek yerine, mevcut acıyı kabullenmeye odaklanalım. Kabul, çözümü veya huzuru beraberinde getirir çünkü.

Yağacak bulut gibi yoğunuz; duygularla deneyimlerle, karşılanmayan taleplerle dolu doluyuz. Elinden geleni yaptığı halde huzur bulamamak,Kayıplarının ardından hayatta kalmanın utancı içinde kalakalmak, Eskiye hasret yaşamaya mecbur hissetmek, Yeniye bir türlü uyum sağlayamamak, Mevcut koşullarla yüzleşememek,İçine sindiremediği birçok durumla baş başa kalmak….Bunların hepsi olağan, hepsi gerçek… Bu yol çok uzun ve sarp…

Bütün bunları daha çok konuşmaya, daha çok paylaşmaya ihtiyacımız var. Olanı-olmayanı duyurmaya, yaşayıp tanık olduğumuz ne varsa el birliğiyle bu duygusal enkazlar arasından birşeyler kotarmaya, umutlu parçalar çıkarmaya, sağ çıkarken sağ salim olmayan taraflarımızı da sevebilmeye ihtiyacımız var…Siz neler söylemek istersiniz; içimizden geçenler içinizde kalmasın, yorumlarda buluşalım.

Kayıpların ardından devam etmek hiç kolay değil, ama yaşama tutunmak için sebepler her zaman var.

İyileşiyor olmak, kayıplarınıza ihanet değil…

Bütün kaybettiklerimiz için sabır ve başsağlığı diliyorum.

Psk.Dr. İnci Güçer

#deprem #travma #terapi #pskdrincigüçer #deprempsikolojisi #travmasonrasıbüyüme #izmir