Beslenme ve yemek yeme deyince hepimizin aklına farklı farklı yemekler gelir. Şehirlerle özdeşleşmiş yiyecek ve tatlılar mevcuttur. Adana deyince kebap aklımıza gelirken Gaziantep deyince baklava bayram deyince de şekerlemeler…Günlük hayatımızda ise yemek tercihlerimizi ve besin seçimimizi etkileyen faktörler bulunmaktadır. Bunlar kültür, genetik,fizyolojik,ekonomik ve psikolojik faktörler,yaş,cinsiyet ve enerji ihtiyacımız bulunmaktadır.

Kadın ve erkeklerin günlük ihtiyaçları değişmektedir. Kadınların yaklaşık 2000 kalori erkeklerin ise 2500 kalori civarındadır. Bu kalori miktarı günlük aktivite,yaşam tarzı,metabolizma hızı ve duygusal duruma göre değişiklik göstermedir. Yemek yeme beynimizin haz bölgesini etkilemektedir. Araştırmalar gösteriyor ki, nişastastalı besinler bilinçaltımızı ve beyindeki zevk merkezini etkilemektedir.

Kuruyemişler eğlence ihtiyacını gösterir. Kuruyemiş  çeşitlerinden antep fıstığı depresyon hastaları için etkilidir. Halk arasında doğal terapi yöntemi olarak gösterilen “çekirdek veya çiğdem çitlemek” stresli durumlarda daha çok tercih edilmektedir. Çıt çıt sesiyle içimizdeki duyguyu kısa süreli bastırarak rahatlama sağlarız. Beden ve zihin bu duyguya alıştığı için böyle durumlarda o yiyeceğe ulaşmak ister. Bu durum bize Pavlov’un klasik koşullanma yoluyla öğrenme davranışını hatırlatır. Daha önceden yiyeceği ve beyindeki etkisini tanıyan vücut ona ulaşmak ister. Daha sonrasında bir rutin ve alışkanlık olarak devam eder.

Beslenme, duygular ve beden bir bütün halinde değerlendirilmektedir. Vücudumuzda bir tane beyin olduğunu düşünürüz oysaki son yıllarda yapılan araştırmalarla birlikte bağırsaklarımız ikinci beyin olarak değerlendirilmektedir. Bunun sonucunda da psikosomatik hastalıklar görülmektedir.

Yediklerimiz ve duygularımız vücudumuzdaki iki beynimizi de etkilemektedir. Hipokrat “bütün hastalıklar bağırsakta başlar. Bağırsak hasta ise vücudun geri kalan kısmı da hastadır. Mutlu bağırsak mutlu insan” diyerek bu durumu özetler.

Sizde bütüncül sağlığınızı desteklemek istiyorsanız yediklerinizi ve duygularınızı gözden geçirmeye ne dersiniz?

Psk.Dan. Damla Karaosmanoğlu